23 Mart 2009 Pazartesi

Sevgili.yi Arayan Yürüyüş -boş bir yol-



Rüzgâr olabildiğince sert esiyordu o akşam.. tek başıma sonbaharı yaşamak kadar keyifsiz bir şey yoktur! tek başıma sıcak bir şarap içmenin de hiç keyifli bir yanı yoktur..
işte tek başıma kaldırımlarda seni aramamın da keyifli bir yanı yoktu! seni aramanın tek güzel yanı "umut"tu.. insanların "umudu olmayan insanın, hayatta bir amacı yoktur" sözlerine inatla; "umudum var benim" diyebilmenin içimdeki rahatlığı vardı biraz.. seni bulamayınca da ne kadar zavallı durumuna düştüğümü anlamışsındır yeşil elbiseli kız!

Lucida o an bana dönüp şunları söyledi:
-sen gözlerindeki ışığını yitirdiğinde, renk körlerinden beter olacaksın.. göremediğin bir-iki renk olmayacak; siyah-beyazla yetineceksin! umudun ışığın olsun, yaşam tarzınsa siyah-beyaz..

bencilliğe lüzum yoktu ve yerim de yoktu bedenimi "ben"lerle doldurmaya.. adımlarımı tek tek seçerken, nereye kadar taşıyabilir bedenim beni?
ya ruhum? kalbimle eş değerde olduğunu fark etmeme rağmen, daha ne kadar incitebilirdim ki onu? ruh, özgürlüğü bedene bağlıyken yaşamak ister; beden, ruhu kendine bağlamak için kalbi özenle taşımak ister..


Ağlamaklı yürüdüm bütün o yolları.. yolun ortasındaki çizgileri de takip ederek. sonra bir insanoğlu gördü beni, yardım etmek istedi halime acıyarak.. arabasına bindiğimde, arka sağ köşeye oturdum. ben genelde en çok orayı severim.. duygusal bir müzik açmasını istedim ve pencereden ağaçları saymaya başladım tek tek. zor oluyordu, indim arabadan!
Kar yağmaya başladı ilkbaharın ortasında, şans bu ya.. yüzüme tanelerin tek tek düşmesine bayılırım!
seni ararken, bir yandan o uzunca yolu lapa lapa yağan karın ağaçlara düşüşünü izleyerek yürümek ve ileride oluşan sisin sonunda beni neyin beklediğini bilmemek.. yürüyüşüme heyecan ve umut kattığı için biraz olsun gülümsetti beni! yüzümde oluşan tebessüm hâliyle yürümeye devam ediyordum artık.. ama yolda ne bir insan, ne de sana dair bir iz olmadığı için de mutsuzdum ayrıca! sanki herkes şehri terk etmiş; bomboş yollar, kar tanelerinin düştüğü ağaçların üzerindeki kuşlarla bana aitti..

Lucida beliriverdi sislerin arasından.. üzerindeki bembeyaz elbise, melekleri simgeler gibiydi. ayrıca kar bir tek onun üzerine yağmıyordu!
Lucida yine güzel yüreğinden çıkan iki-üç cümlesini söyledi ve gitti:
-kuşların özgürlüğünü kıskanmak aptallıktır.. çünkü onlar özgür olduğu için değil, kendilerini düşündükleri için uçup dururlar! kuşlar kadar bencil olmadığın için gurur duymalı; kuşlardan daha özgür olduğun için şükretmelisin. kanatların olmadan uçabilmeyi öğreneceksin!

sevgiyle yoğrulmuşsun Lucida.. düşüncelerinin güzelliğinden kaynaklanıyor üzerine kar yağmaması! çünkü sen kirli değilsin.. seni temiz göstermesi için üzerine kar yağması gerekmiyor. yüreğin temiz Lucida! yolumu aydınlat ve bana o'nu getir lütfen.. benim de sevgiye ulaşmamı sağla, sevginin değerini bilen! gözlerimdeki umut parıltısını gör ve beni o'na götür Lucida.. aşka bulanayım!

Şehrin sükûtu ve yolların boşluğundan yararlanan sinsi kuşların üzerimden uçuşmasından rahatsızlık duymaya başlamışken, seni görür gibi oldum sislerin arasında.. yaklaştıkça, sislerin arasında görünenin yaşlı bir adam olduğunu fark ettim. bembeyaz sakallarına iki tane kuş saklanmış, bana inat aşk tazeliyorlardı sanki..
Kar tutmuş yollarda ayak izleri bulmaya çalıştım.. ama hem sana geleceği kesin değildi, hem de ortada bir iz yoktu zaten!

iki zeytin ağacının arasına bir salıncak yapmıştık hayalinle
bir de hamak yaptık sarılıp uyumak için sallanırken kendi kendine..
ben daha çok minik salıncağımızı severdim,
sen rahatına düşkündün epeyce..
havadan mıdır bilemem, kasvet çöktü bu gece!
uyku çözer diye düşünürken
uyandığımda yoktu hayalin..
ve ben
yalnız başıma sallanamam
korkarım düşmekten.
Not: Yukarıdaki fotoğraf "Berkay Metin Geçici"ye aittir.. Sevgilerimi iletirim.

13 yorum:

•düşler kon∫erves¡• dedi ki...

. ..senin içindi tüm bunlar. .bomboş yol. .karın yağışı. .yürümen yalnız. .büyümen yalnız. .büyülenmen yalnız . .ve sevmen, oO kurduğunuz hayali salıncak,hamak. .onlar da yalnız.

•düşler kon∫erves¡• dedi ki...

. .19mart'ta :o) evet yaşlandım ama ruhumun yaşına ulaşamadım hep önde giiyor :o)

orange hero dedi ki...

dikkatimden kaçmamış =)
ve ruh yaşı.. aynı benim söylediklerimi söylüyorsun, sevdim (:

•düşler kon∫erves¡• dedi ki...

. ..tık sadece sihirli bir bavul oO :o) ve evet msn gibi oldu :o)

•düşler kon∫erves¡• dedi ki...

. ..hım dinlerim. .evet sihirli bavul :o) pek kimsede yok . .aslında var ama pek kimse görmez . .sen şimdi sırt çantana bakıp düşünsen o sırtındayken neler yaşadığını. .bir yerde sabahlarken yastık vazifesi gördüğünü :o) onu kaybetmemek için sarılıp uyuduğunu :o)

Berrin dedi ki...

"Eğer hayatınızın bir an'ına gidip orada sonsuza dek kalacaksınız deseler yalnızca iki şeyden birini seçmek isterdim. Biri, o çocukluğun bahçesindeki ağacın dalına asılı salıncakta sallanırken... Öteki, bütün hayatım boyunca en çok sevdiğim adamla öpüştüğüm ilk gün... Herkes âşık olmanın ortak dilini bulup yazmaya çalışıyordu. Ama aslında bu kadar basitti işte: Birini öptüğünde salıncakta sallanır gibi hissediyorsan âşıksın."

Salıncak denilince nedense bu paragraf geliyor hep aklıma:) kürşat başarın, başucumda müzik kitabından.. ne kadar hoş yazılmış değil mi?
playlıstındekı ılk sarkıyı dinledim az once kıtaplıgımda bu kıtabı ararken.. hoş bir atmosfer oldu:) kitaplarımı büyüledi..

tekrar hoş geldin.. seni okumak gerçekten çok keyifli..

•düşler kon∫erves¡• dedi ki...

. .böyle bir huyum var :o) eşyalara anlam katarım . .aslında katmam çünkü zaten varlardır, seninle yaşarlar :o) bazen oturup bakınca onlara uU bir sürü şey saklamışlardır içlerinde

Adsız dedi ki...

yalnız başına sallandığını düşlediğin zamanlarda rüzgarı yollarım ben sana...hissetmezsin belki varlığımı..o zaman kaldır kafanı ve ipinin bağlı olduğu ağacın yapraklarına bir bak..o ahenkle salınan yapraklar yüreğimin sana merhabasıdır..bak ve sadece gülümse en içtenliğinle..

yazını okuyunca böyle tamamlamak geldi içimden öylesine ( :

orange hero dedi ki...

@banadair_berrin:

inan bana senin yorumlarını okumak kadar keyifli değildir :) teşekkür ederim..
playlisti de ilk fırsatta genişleteceğim :)
Sevgilerimle..
çok teşekkürler =)

@zorro'm:

"aklım fikrim kaynayınca,söz müzikle ağlayınca,kalbimi açtım ibadet ettim..
ama o anladı, o beni anladı"

diyor ya Duman yeni albümünde "dibine kadar" parçasında :)

sen beni anladın.. belli :)

devamını getirdiğin için de teşekkürlerimi sunarım sana, sevgilerle

Zeugma dedi ki...

Ortalıklardan sessiz sedasız çekip gitmiştin ama kendini aşarak, katlayarak dönmüşsün..

Okuduklarım inanılmaz güzellikte.Çok duygusal ve şiirsel ..Gecenin bu saatinde hüzünlendirdi beni sevgili kardeşim :(
Kutluyorum.
Yüreğine sağlık gerçekten..

Adsız dedi ki...

gerçektende de dönüşünüz muhteşem olmuş. soluksuz okudum yazınızı. Etkilendim. :(.

orange hero dedi ki...

@Zeugma:
İhi. yorumlarını özlemişim ablacım. çok teşekkür etmekle birlikte, yorumunla duygulandığımı belirtmeliyim (:
Dönüşümü ne zaman kutluyoruz? =)

@Neslihan:
Dönüşümü kutlarsak, sen de ol bizimle emi? (:
Teşekkür ederim yazdıkların için.. senin de blogunu en kısa zamanda okuyacağım. yani bu gece veya yarın sabah okuyabilirim : )
Sevgiyle kal.

Anonymous dedi ki...

İyi günler, 13 yıllık evliydim, bir akşam kocam imzalamam için bir boşanma kağıdıyla eve geldiğinde kafam karıştı ve sorunun ne olduğunu sordu ama o öfkeyle evden çıkıp beni tüm sosyal medya platformlarından engelledi. Bu ani davranış değişikliği, Dr Ajayi hakkında güzel ifadelerle karşılaştığımda yardım aramama neden oldu ve sorunlarımı onunla paylaşmaya karar verdim. Dr Ajayi, kocamın manipüle edildiğini anlamamı sağladı ve onu serbest bırakmak için ne yapılması gerektiğini anlattı, ben de onun tüm talimatlarını yerine getirdim, şaşırtıcı bir şekilde kocam birkaç gün sonra eve döndü ve aşk hayatımız iyiye gitti. Dr Ajayi sayesinde evliliğim kurtarıldı. Herhangi bir ilişki sorunu yaşıyorsanız Dr Ajayi son durağınızdır. Dr Ajayi ile E-posta yoluyla iletişime geçin: drajayi1990@gmail.com VEYA Whatsapp / Viber: +2347084887094